23 Eylül 2009 Çarşamba

Üniversite Açılımı

Türkiye'nin asıl ihtiyacı üniversiteli açılımıdır.

Burslar yetmiyor, sınavlar bitmiyor ve harçlar almış başın gidiyor... Biz de açılım istiyoruz. (=

Bugün bir eve aile için 250tl kira bedeli istenirken öğrenci için 500tl olarak bedel biçiliyor.. Çoğu evde iğneleyici biçimde "aileye kiralıktır" yazıyor, insaları erken aile olmaya teşvik ediyor.. Sabahtan akşama ders çalışılarak girilen bir sınavdan kalınabiliniyor.. Uykusuz gecelerin kabusları sınavlar oluyor. Projesi olanlar günlerce aç susuz yaşıyor kimse sesini çıkartmıyor. Daha ne olsun açılım şart =D

FACEBOOK Grubuna Katıl

Hakem maçın içine etti!

Katar Ligi'nde oynanan bir maçta hakem, sahanın ortasında 'küçük tuvaletini' yaptı.

Bu kadar da olmaz dedirten olay, Katar'da yaşandı! Katar Ligi'nde oynanan Al Gharrafa-Al Khor maçında, bir korner pozisyonu sırasında maçı yöneten hakem sahaya 'küçük tuvaletini' yaptı.

Tuvaletini yaparken kameralar tarafından saniye saniye görüntülenen hakem, daha sonra maçı kaldığı yerden yönetmeye devam etti.

Video izle

14 Eylül 2009 Pazartesi

Ufuğun Msn'inden

Ufuk kendi ağzından anlatıyor:  


Az önce msn'imi birisi ekledi, iyi muhabbet döndü. İyi geldi gece gece..

.:
*sen kimsin?
Moni:
*hi
*mit kérdeztél?
.:
*he? :S
*türk müsün?
Moni:
*jó veled beszélgetni amúgy
.:
*ne diyo lan bu?
*nece konuşuyon hemşerim?
*do you speak english?
Móni:
*yes
.:
*haha soruya bak napayım ama sadece bunu biliyorum :D
*oo yes mi dur
*where are you from?
Móni:
*hungary
.:
*oow hungary.. iyi hadi şu ahir ömrümde hungaryce birkaç söz öğrenmiş oldum :D
Móni:
*you?
.:
*i'm hungry hahah :D
*i'm hungry ya o yüzden kitchen'a gidiyorum boşver beni uğraşamam byye :D




Bu çocuk bu işten anlıyor:D

Saçmalamak

Sanırım saçmalamak insanın doğasında olan birşey. Kendimi ele alırsam günün bir bölümünü saçmalayarak geçiriyorum, tıpkı şimdi yapacağım gibi.. Önemli olan ne zaman ve nerede..
Ben saçmalamak için belirli şartlar arıyorum. Öncelikle saçmalayabileceğim ve karşılığında "aferim, ben de çıkıyordum!" gibi bir tepki vermeyecek, genç, güzel(ki iç güzelliği burada çok önemli)ve zeki arkadaşları msnden kendime kurban seçiyorum. Öncelikle seçtiğim kurbana ılımlı yaklaşması için güzel kelime oyunları yapıyorum. "Naber?, nerelerdesin?, nasıl gidiyor?" bu üçlemeye istekli cevap veren arkadaşlara saçmalamada öncelik tanıyorum. Saçmalamak için optimum şartlar sağlandıktan sonra kafamden geçen ilk şeyi söylemem saçmalamam için gereken enerjinin dışa vurulmuş şeklidir. Bu cümlede de anlaşıldığı üzere aklımdan ilk geçen şey gayet saçma bir cümle oluyor... Önemli olan bu saçmalığı direk belitmemek. _Yani böyle bir saçmalama cümlesi kurduysanız arkasından gelebilecek en güzel cümle "YANİ" ile başlayan bir başka saçmalama cümlesi olmalı. Bu sayede karşınızdaki sizin ne kadar saçma konuştuğunuzun farkında olacaktır. (bkz: 2 önceki cümle)... Aklınıza takılan soruları veya anlamakta güçlük çektiğiniz yerleri sorabilirsiniz..
Teşekkürler..

ÖRN:
kurbağlı dere:
kendimden gurur duyuyorum

hamido:
bn de senden dolaı utanç bn ne kadar düzgün bi insansam sen de o kadda saçma bi insansın

hamido:
ama şükür ki insansın

hamido:
amen

kurbağlı dere:
kutsal ruh aşkına

kurbağlı dere:
sen neler zırvalıyorsun kuzum

kurbağlı dere:
tanrı yardımcın olsun

hamido:
amin cümlemizin...

Karşılıklı saçmalamaya örnek nitelikte bir örnek(!)

12 Eylül 2009 Cumartesi

Üniversitenin İlk Günleri

Bölümüm kampüsün diğer tarafındaki en uç kısmında. Okulun ilk günü, kimseyi tanımıyorum.. Hayırlısı olsun dedim çıktım bölüme. Her tür insanı görmek mümkün.. Fakat nedendir bilinmez her gördüğüm insanı üst sınıf sanmam. Derken bikaç kişi geldi 1.sınıflar nerde acaba diye sordu o zaman anladım ki her gördüğüm sakallı üst sınıf değilmiş.. Hatta üst sınıf hiç bulamadım ilerleyen dakikalarda. Çünkü birtek 1. sınıflar okulun ilk günü gidiyormuş o lanet yere:D Neyse biz 1leri bölüm başkanın odasına çağrdılar. 20 kişi falandık sanırım. Sıradan bakacak olursak hiçbirinin tipi diğerine benzemiyordu. İlk dikkatimi çeken bölüme ilk çıkarken kıvırcık birazda safçık gözüken kızıl başlı bi kızdı, çünkü birtek bölümün önünde o vardı.. İkinci dikkatimi çeken de odaya girdiğimiz ilk dakikadan beri dakikaya 2 soru sığdırmayı başaran bir arkadaştı. Habire soru sormaktan bıkmamıştı. Sonra bölüm başkanı dikkatimi çekti o ne kadar şeker bi adamdı. Bize dedi ki bu benim gülen yüzüm kötü yüzümü henüz göstermiyorum. Dedim ulan bu şeker gibi adam ne kadar kötü olabilirki(2. sınıfta ne demek istediğini anlayacağım). Neyse sordu kaçıncı tercihinizdi burası diye. En sağdan o çok soru soran elemandan başladı. Ben de en sondaydım. sırayla herkes söylüyor 2. 5. 7. derken birisi 17. falan demişti sanırım... Hoca biraz bozuldu niye o kadar geride diye. Söylendi azcık derken sıra bana geldi ama nasıl söylesem ki diye düşünüyordum 23. tercihim olduğunu.. Söylememle birlikte "kaç tercih hakkı var ki zaten" diye bir tepki aldım. O zaman anladım ki bu adamla yıldızımız barışmayacak:/ Sonra sınıfa ilk girişimizi hatırlıyorum o çok soru soran çocukla konuştum. Bana da sordu.. biraz daha sordu derken ilk onunla konuştuğum için direk arkadaş olarak sahiplendim adamı.. İşte dedim üniversite kankam bu :p.. Daha 2. yada 3. günlerdi. Derken bu il kgördüğüm kızıl başlı çirkin ördek yavrusuyla konuştuk. Dedim bu da benim arkadaşım olsun.. Sonra ilk tanıştığım arkadaşla beraber dayak yicemizi öğrendiğim bi arkadaş vardı. hemen de ispilemişti :D O da 3. arkadaşım oldu tanıştığım.. Sonra 4-5-6 derken büssürü arkadaşım oldu.. Yaşasın arkadaşlık.. Tabi ilk göz ağrılarının yerini kimse tutamaz, ilk 3 talihli arkadaş çok özel (isimlerini verip onları şımartmak istemiyorum) :D Şmdi sınıfım arkadaş kaynıyor. Hey gidi karadeniz.. (Hee bu arada 2.sınıftayken  yıldızımızın barışmayacağını yıllar öncesinden tahmin ettiğim bölüm başkanı benim grup hocamdı. en sevdiğim hocam(!) projeden bıraktı sağolsun, benimde okulum uzadı... Of konuda çok uzadı.. ) İşte ite kalka geldik bugünlere.. Dediğim gibi hey gidi karadeniz.. :)

11 Eylül 2009 Cuma

Zırva Haberler


Okunmasının kimseye yararı olmayacak haberler.. İşte buyrun okuyun ve bir yararı olmasın..
 
 
Okunmasının kimseye yararı olmayacak haberler.. İşte buyrun okuyun ve bir yararı olmasın..

TRLeLLi

Uzun bir serüven. Lisedeylen mynetten site yapmayı bilmezken okul sitesini alıp parayla forum kurdurmuştum. Sonra yavaştan işi öğrendik derken hızlı bir girişle foruum.net açtık. Daha doğrusu açık bir siteyi parasıyla satın aldık(o zamanlar para var huzur var)..  Sonra işi sora sora öğrendik. Sonrası zamanında sorduğumuz adamlar bize sorar oldu (mütevaziliği elden bıraktım).. Foruum.net gelişti. Piknikler oldu büyüdü.. Onlarca erkek kız arkadaş, onlarca kız erkek arkadaş sahibi olup foruum.net'i izdivaç sitesine çevirdiler.. Sonra hosta para vermekten bıkıp host işine girdik, kesmedi site yapmaya başladık, kesmedi sunucu işine girdik kesmedi hepsini batırdık:D foruum.nette kaldık. site daha da büyüdü derken sitenin domain şifresi kayıplara karıştı. sebebi ise basit.. telefonuma kaydetim bidaha da hiç bulamadım şifreyi. Sonra isim değiştirdik. Foruum.biz olduk, üye kaybı olsada piknik gene oldu:) sonra battı balık yan gider dedik trlelli.net oldu yetmedi onu da batırdık. Şimdi başladığım noktadayım :D hazır sitelerden devam.. Teşekkürler :D